Kayseri Hakkında
Türkiye’nin en güzel ve sen büyük şehirlerinden olan Kayseri, Ankara ve Konya illerimizden sonra İç Anadolu bölgesinin en büyük 3. Şehri olarak biliniyor. Kayseri özellikle sanayi anlamında oldukça gelişmiş bir ilimizdir. MÖ 4000 lere kadar uzanan tarihi ile dünyada yer alan en eski yerleşim yerleri arasında bulmuyor ve Tuz Gölü’nden Fırat Nehri’ne kadar uzanan Kapadokya isimli bölge içerisinde yer alıyor. Kızılırmak’ın güney kısmında ve birçok uygarlığın beşiği olarak bilinen bu bölge aynı zamanda tarihi İpek Yolu’na ait geçiş yolunun üzerinde yer alıyor. Erciyes Dağı’nın etrafında, Yozgat, Sivas, Kahramanmaraş, Adana, Niğde ve Nevşehir ile çevrili olan Kayseri ilimiz, tarihte Caesarea, Kaisareia ve Mazaka isimleri ile anılmıştır. Tipik karasal iklime sahip olan bu kentte yaz ayları sıcak ve kurak şekilde geçerken, kış ayları ise soğuk ve kar yağışlı olarak geçiyor. Kayseri ilimiz, özellikle Selçuklu İmparatorluğu döneminde inşa edilmiş olan, medreseler, kümbetler, dini mekânlar, hanlar, hamamlar, bedestenleri ile tarihin bolca yer aldığı değerli şehirlerimizden biridir. Öte yandan ise Orta Anadolu‘nun en yüksek dağı olma özelliği taşıyan Erciyes, içerisinde yer alan kayak merkezi ile bölgede yer alan en önemli turistik değerdir. Trekking ve dağ yürüyüşleri yapmak için Sultan Sazlığı Kuş Cenneti ise doğa turizmine büyük bir gelişime kattıkları görülüyor. Öncelikle adana oto kiralama hizmeti alan müşterilerimiz yaz aylarında bazen yurtdışından gelenler Adana havalimanından iniş yaparak sonrasında kayseri iline geçebiliyor gezerek. Bizlerde kayseri araç kiralama hizmeti almak isteyenler içinde kayseri lokasyonumuzdan da hizmet alabilirler.
Kayseri’nin Tarihi
Kayseri ilinin çevre kesimlerde yer alan ve en eski yerleşim olan, MÖ 2800’lerde Asur ticaret kolonileri ve Hititlere ait birden fazla belgenin yer aldığı şehrin 20 km kuzeyinde bulunan Kaniş Höyüğü olmaktadır. Hititlerden ardından Kaniş ve Mazaka bölgesi ön plana çıkarken, MÖ 8 lerde Roma İmparatoru Caesar’a ithafen Caesarea adı verilen bu kent, MS 4. yüzyılın başlarında ise Hıristiyanlığın dini merkezi haline gelmiştir. Roma İmparatorluğu’nun parçalanmasından sonra ise bir Bizans şehri halime gelen Kayseri işi, Arap ve Pers ordularının İstanbul’a yapılan seferler esnasında onlarca kez işgal edilmiştir. Kayseri ilinin bir süre sonra Türk ve Müslüman kenti olarak tarihteki yerini aldığı zamanlar 1085’ tarihlerine denk gelmektedir. Bir süre için Danişmentlerin, bundan sonra da Selçukluların egemenliğini sağladığı bu kentte birçok yapı inşa edilmiştir. 1867’de bağımsız bir sancak merkezi haline gelen ve Osmanlı’ya bağlanan şehir, Cumhuriyet dönemlerinde ise il statüsü kazanarak devletin destekleri ile Sümerbank, Dokuma Fabrikası, Tayyare Fabrikası, Anatamir Bakım Fabrikası ve Askeri Dikimevi gibi kurumların yardımıyla önem kazanan bir merkez haline gelmiştir.
Kayseri Gezilecek Yerler
1-Kayseri Kalesi
İç ve dış olmak üzere kaleyi çevreleyen surların bulunduğu ve Türkiye’de yer alan en büyük kaleler arasında yer almaktadır. MS 3. yüzyılda Roma imparatorluğu zamanında yapılmış olduğu belirtiliyor.
2-Kurşunlu Camii
Kayseri ilinde doğan büyük üstat Mimar Sinan tarafından inşa edilmiş iki camii arasından biridir. Osmanlı Devletinin klasik dönemini yansıtan ve kendine ait özgünlüğü ile bilinenen nadir eserler arasında yer alıyor ve tek kubbelidir. Aynı zamanda tek minareye sahip, kalem nakışları ve süslemeleriyle Kayseri ilinde bulunan camiler arasında bir başka örneği olmayan yapılar arasındadır.
3-Kapalı Çarşı
Bu çarşı Türkiye’de yer alan en büyük ikinci çarşı olarak göze çarpıyor. Osmanlı devletinde yapılan İstanbul ilimizde yer alan kapalı çarşıdan sonra Kayseri Kapalı Çarşısı ikinci en büyük çarşıdır. Kuyumcular, baharatçılar, giyim eşyası ve urgancı dükkânları ile oldukça geniş bir çarşıdır. Her zaman yoğun kalabalığa sahip bir çarşıdır.
4-Bedesten
Osmanlı Devleti döneminde uluslararası ticaretin yapıldığı ticaret yolları üzerinde yer alması ile bilinen ve 1498 yılında kesme taşlar ile inşa edilen bu yerin ticaret hacmi yüksektir. 9 adet kubbe ve dört köşeli bir yapıdır.
Tarihte bilinen Anadolu’ya yer alan ilk tıp merkezidir. Tıp Medresesi ve Şifahane amacıyla yapılmış olan Çifte Medrese, günümüzde bu ad ile anılan Gevher Nesibe Tıp Tarihi Müzesi, 1206’da Selçuklu hükümdarı olan ve II. Kılıçarslan’ın kızı Gevher Nesibe Sultan adı için yaptırılmıştır. Şehir merkezinde bulunan Mimar Sinan Parkı içinde yer alan şifahane, 1982’den bugüne kadar Tıp Tarihi Müzesi adı altında hizmete açıktır.
6-Hunat Hatun Medresesi
Kayseri ilinin tam noktasında ve üst kısmı açık kare şeklinde bir avlu etrafında sıralanmış kısımlardan meydana geliyor. Geometrik Selçuklu motifleri ile süslenmiş bir taç kapı ile girişi sağlanan medreseye ait iç kısım günümüz itibariyle çarşı olarak hizmet veriyor.
7-Döner Kümbet
Talas Caddesinin üzerinde ve Seyyid Burhanettin Mezarlığı Nın karşı kısmında yer alıyor ve Şah Cihan Hatun adına yaptırılmıştır. Döner Kümbet adına en büyük özellik ise, Kayseri’de bulunan Selçuklu Devletine ait en güzel eserler arasında bulunmasıdır.
Kayseri’de Nerede Ne Yenir?
Kayseri en çok pastırma ve mantısı ile tanınır. Bunun yanında cıvıklı pide adı altında yapılan pide de burada sıkça yenir. Bu lezzetleri tatmak için sizlere birkaç restoran önerimiz olacak.
